2019 Yılı KKTC Bütçesi ile İlgili Basın Açıklaması

2019 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, Cumhuriyet Meclisi’nde ele alınıyor. Toplam 7 milyar 731 milyon 500 bin TL’lik bütçede, karşılığı olmayan 851 milyon 500 bin TL’lik gider fazlalığı bulunmaktadır. 2019 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, söz konusu açık başta olmak üzere, maaş ve maaş nitelikli giderler ve borç yükü gibi sorunlar da dikkate alınarak ülke ekonomisi ve KKTC kamu maliyesinin durumu bakımından ciddi bir şekilde değerlendirilmelidir.

2018 yılında 83 milyon TL öngörülen açığın, 2019 yılı bütçesinde 851 milyon TL’ye çıkacak olmasını anlamakta zorlanıyoruz. Döviz kuru artışının yarattığı yüksek enflasyonun olumsuzluğu bilinmekle birlikte, bütçe açığını 10 kat artıracak kadar bir etkisi olacağını, ekonomik gerekçelerle açıklanmayacak kadar gerçek dışı buluyoruz.

Kuzey Kıbrıs’ta önemli ekonomik sorunlar yaşanmakta olmasına karşın, 2019 yılı mahalli gelirlerinde % 29.40 oranında artış öngörülmektedir.  Genel bütçenin %33 oranında artacak olması dikkate alındığında, bir yıl önceye göre 10 kat artması öngörülen bütçe açığının anlamsızlığı daha iyi anlaşılmaktadır.

Yüksek bütçe açığını anlamsız kılan ise FİF gelirlerinde öngörülen %5 civarı ile TC kredilerinde %3,4 civarı daralma ve TC yardımlarında bütçe artışının yaklaşık üçte biri kadar öngörülen artış oranlarıdır.

Türk Lirası kaynaklı yüksek enflasyona maruz kalındığı bir dönemde, TC yardım ve kredilerinin de enflasyon oranı kadar artırılması gerekmektedir. 2019-2021 ekonomik programının ve programa bağlı mali protokolün halen yapılmamış olması, yardım ve kredilerin 2018 yılı düzeyinde gösterilmesini anlamlı kılmamaktadır. Hükümet, bütçe giderlerindeki açığın enflasyonist etkisini öne sürmek suretiyle, yardım ve kredilerde artış elde etmek zorundadır.  Aksi halde bu kadar yüksek açık öngörüsü ile kamu maliyesi, 2019 yılında ekonomik krize davetiye çıkarmaktadır.

 

 

 

 

 

 

 

2019 yılında, döviz kuruna bağlı fiyat artışları nedeniyle ekonomik büyümede yavaşlama beklenmektedir. Hükümetin, ekonomide yavaşlamaya karşı kamu yatırımlarına öncelik vermesi gerektiği halde kamu yatırımları (sermaye giderleri + yedek ödenekler toplamı) reel olarak düşürülmüştür.

2018 yılında gerçekleşemeyen yatırımlar yanında, yeni alt yapı yatırımlarına ihtiyaç duyulduğu kadar, ekonomiye kamu yatırımları yoluyla ivme kazandırmak 2019 yılında daha zaruri hale gelmiştir. Bu bağlamda, 2019 yılında reel olarak daha düşük kamu yatırımı öngörüsü, 2019 bütçe yasa tasarısının diğer zayıf yanını oluşturmaktadır.  Hükümet en azından gerçekleşen 2018 yılı enflasyonu kadar sermaye giderlerini ve bu giderlere esas teşkil eden TC yardımlarını artırmak zorundadır.

2019 yılı bütçesi, KKTC’de ciddi bir reform hareketine ihtiyaç duyulduğunu yeniden kanıtlayan önemli bir belgedir. Personel ve sosyal transferler toplamının hükmettiği bütçe yapısını, alt yapı ve hizmet üreten bir yapıya dönüştürülmesi gerekmektedir. 2019 yılı bütçesi; yağı fazla (cari giderler) kası zayıf (kamu yatırım ve hizmetleri) bütçe görüntüsü vermektedir. Hükümetin 2019 yılında yapısal reformlara ağırlık vermek suretiyle, gelecek dönem bütçelerinin fazla yağlardan kurtulmuş, daha kaslı bir bütçe yapısına dönüştürmesi önceliği olmalıdır.

Bu belgenin, ciddi şekilde tartışılması, kamu maliyesinin bugünkü duruma gelmesinin nedenlerinin ve bunun muhtemel sonuçlarının sağduyuyla ve bilimsel olarak değerlendirilmesi Kıbrıs Türk halkının geleceği bakımından büyük bir önem arz etmektedir.