Ticaret Odası, Rum Tarafının Geçişlerde Yarattığı Sorunları BM’ye Duyurdu

Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz tarafından BM Kıbrıs Misyon Şefi Elizabeth Spehar’a gönderilen yazıda, Rum tarafının uygulamalarının insanı ilkeler ve hukuk prensiplerine aykırı olduğu belirtildi.

Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, son günlerde kara geçiş kapılarında yaşanan ve Rum tarafının uygulamalarından kaynaklanan sorunları Birleşmiş Milletler Örgütü’nün bilgisine getirdi. Deniz tarafından BM’nin Kıbrıs’taki Misyon Şefi ve BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’a gönderilen mektupta, Rum tarafının tutumunun yasal duruma ve insani ilkelere uymadığına da dikkat çekildi.

HATIRLATMA

KTTO Başkanı Turgay Deniz, Spehar’a gönderdiği mektupta, Kıbrıs Rum Ticaret ve Sanayi Odası (KEBE) ile birlikte 2 Haziran 2020 tarihinde yaptıkları çevrimiçi toplantıda iki lidere yönelik bir çağrı hazırlanmasına karar verildiğini ve 9 Haziran’da yayınlanan bu çağrıda kontrol noktalarının açılmasının iki toplumun işbirliği ve sosyal ilişkilerini geliştirmeleri için büyün önem taşıdığına vurgu yapıldığını hatırlattı. Deniz, kapıların kapalı olduğu dönemde Yeşil Hat ticaretinin devam etmesi için gösterilen çabalara da dikkati çekti.

ŞİMDİKİ DURUM

Mektubunda, iki taraf arasında geçişlerin başlamasından sonra yaşanan sorunlar hakkında bilgi veren KTTO Başkanı Turgay Deniz, Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Avrupa Birliği vatandaşları da dahil olmak üzere Güney’den Kuzey’e geçmek isteyen yabancılara izin vermediğini ve bunun “anlaşılabilir bir uygulama olmadığını” belirtti.

Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nın Kıbrıs Rum Yönetimi’den “bu talihsiz kararı” yeniden gözden geçirmesini talep ettiğini belirten Deniz, “kapalı tek kontrol noktası olan Lokmacı kontrol noktasının açılmasının, en yüksek geçiş hacmine sahip olduğu için toplumlar arasındaki ekonomik ilişkiler için de vazgeçilmez derecede önemli olduğunu ve bunun da Rum Yönetimi tarafından dikkate alınması gerektiğini” vurguladı.

Deniz, Rum Yönetiminin tek taraflı kararlarının “insani ve yasal ilkeler” ile uyumsuz olduğuna da dikkati çekti.