Privacy Policy

“Hükümet, yeni fonlar konusunda ekonomik akıldan uzak davranıyor”

Kıbrıs Türk Ticaret Odası, hükümetin 109 ürünün ithaline getirilen yeni vergi konusunda yararsız bir ısrar içinde olduğunu, konuyu ekonomik gerçekler temelinde tartışmadığını vurgulayarak yeni fonun sadece ham madde özellikli ürünler için değil tüm ürünler için kaldırılması gerektiği çağrısında bulundu.

 Bir kısmı değil, tamamı

Başbakan’ın geçtiğimiz gün bazı örgütlerle birlikte yaptığı toplantı sonrasında yeni getirilen vergilerden bazıları için indirime gidilebileceğini söylemesi üzerine Kıbrıs Türk Ticaret Odası’ndan yapılan açıklamada “tek bir kaleme bile getirilen fon ülkede pahalılık yaratırken bunu önce 109 kalem için getirip sonra bazı kalemlerde indirime gitmek bir algı operasyonudur; hükümetin enerjisini ülkeyi ucuzlatmak için kullanmadığının delilidir” denildi. Turizm, yüksek öğrenim ve ticaret odaklı bir ada ekonomisinde lokomotif sektörleri destekleyen tarımsal ürünlerin ithalatına getirilen fonların “kendi ayağımıza kurşun sıkmak” olduğu belirtilen Oda açıklamasında “belli kesimlerin desteğini almak düşüncesiyle yapılan popülist açıklamalar hükümetin konuyu ekonomi ve tüketici odaklı olarak tartışmaktan ısrarla kaçındığının bir göstergesidir” denildi.

Tüm tüketicileri ilgilendiriyor

Hükümetin bu konudaki yanlış kararının sadece belli kesimleri değil, tüm KKTC yurttaşlarını, ülkemizde yaşayan onbinlerce öğrenciyi ve turisti de kapsayacak şekilde tüketicilerin tamamını etkilediğinin belirtildiği Oda açıklamasında, “hükümet büyük resmi görmek yerine popülizm yapıyor, rakamlar ve ekonomik prensiplere dayalı önerilerde bulunan Kıbrıs Türk Ticaret Odası ile diyalogtan kaçıyor” denildi. Açıklama “yeni vergilerin tamamı geri çekilmeli ve tarım sektörünün yapılanması başta olmak üzere ülkemizin geleceğini ilgilendiren Yapısal Dönüşüm Programı’nın uygulaması konusunda KTTO’nun önerdiği destek eli tutulmalıdır” ifadeleriyle tamamlandı.

 

 

 

“Yanlıştan dönmek ayıp değildir, yanlışa müdahale edin”

KTTO, koalisyon liderlerine çağrı yaptı

“Yanlıştan dönmek ayıp değildir, yanlışa müdahale edin” 

Kıbrıs Türk Ticaret Odası, 109 kalem ürünün ithaline getirilen %3’lük yeni verginin tamamının çekilmesi konusunda toplumsal mutabakat olduğunun görüldüğünü belirterek, hükümete uygulamadan vazgeçerek yanlıştan dönme çağrısında bulundu.

Karar koalisyonun geleceğini etkiliyor

Oda açıklamasında hükümetin çok kısa bir sürede yoğun ve geniş tabanlı bir tepki olduğunu artık görmesi gerektiği belirtilerek, bizzat Başbakan ve Başbakan Yardımcısı’nın olaya birlikte müdahale ederek Tarım Bakanı’nı ısrarından vazgeçirmesi gerektiği ifade edildi. Hükümetin her fırsatta dile getirdiği “toplumsal mutabakatın” maalesef kendilerinin bir icraatına karşı oluştuğu, hiç bir araya gelmeyen kesimleri bile bir araya getirdiği vurgulanan Oda açıklamasında “bu konu fon konusu olmaktan çıkmış, koalisyon hükümetinin geleceği  konusu haline dönüşmüştür; yanlıştan dönmek ayıp değildir, tam tersine taktir sebebidir, bunu sizden bekliyoruz” ifadesi kullanıldı.

TÜK’ün ne olacağı programda düzenlenmiştir

Kıbrıs Türk Ticaret Odası tarafından yapılan açıklamada, “TÜK’ü kurtarmak” sloganının altı boş popülist bir manüpülasyon olduğu ifade edilerek, Toprak Ürünleri Kurumu’nun nasıl bir dönüşüm içine gireceğinin hükümetin imzaladığı Yapısal Dönüşüm Programı’nda açık bir şekilde belli olduğu vurgulandı. Açıklamada, “TÜK tekelci yapıdan çıkartılıp piyasa düzenleyici bir hale getirilecektir” denildi.

Ekonomi Bakanı Sunat Atun’dan Bilgilendirme Toplantısı

Sayın Üyemiz,

Ekonomi ve Enerji Bakanı Sayın Sunat Atun’un katılımı ile 1 Eylül 2016 saat 17:00’de Kıbrıs Türk Ticaret Odası Konferans Salonunda gerçekleşecek toplantıda yakın zamanda Bakanlık tarafından açıklanacak özel sektöre yönelik hibe programları ve halihazırda devam eden programlar hakkında bilgilendirme yapılacaktır.

İlgilenen üyelerimize duyurulur…

Kırtasiye Malzemeleri İthalatı İçin İlaç ve Eczacılık Dairesi Tarafından Düzenlenen Ön İzin Hakkında Hatırlatma

Kırtasiye malzemeleri ithalatı yapan üyelerimize hatırlatılır!

 Saygıdeğer Üyelerimiz,

Okul sezonunun açılmasına az bir zaman kalmasından dolayı, kırtasiye ürünlerinin ithalatında yoğunluk olmaktadır. Kırtasiye malzemelerinin ithalatında sorun yaşanmaması için, 11 Aralık 2015 tarihli 182 sayılı KKTC Resmi Gazete’de yayınlanan ve 11 Mart 2016 tarihinde yürürlüğe giren ‘‘Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunmasına Dair Yasa’’dan dolayı boya incelticisi gibi maddeler, yapıştırıcı olarak kullanılan ürünler ve uçucu madde ihtiva eden ürünler ile birlikte kırtasiye malzemeleri de İlaç ve Eczacılık Dairesi tarafından ön izne tabi tutulduğunu hatırlatmak isteriz.

 

İlgilenen üyelerimize saygılarımızla duyurulur.

Tarım-Gıda Ürünleri İthalatında TÜK Katkı Payı Uygulaması

Saygıdeğer Üyelerimiz,
18 Ağustos 2016 tarihinde EK IV başlıklı 104 sayılı KKTC Resmi Gazete’de yayınlanan 18.08.2016 tarihli H(K-I)695-2016 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nda, Toprak Ürünleri Kurumu’nun görevlerini yerine getirebilmesi ve “İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması” gereği piyasa düzenleyici bir Kurum haline gelebilmesi için tarım ve hayvancılık ürünleri (her türlü balık, balık ürünleri ve deniz ürünleri, süt ve süt ürünleri, yumurta, bal, sebzeler, meyveler, kuruyemişler, arpa, buğday, hayvan yemleri, bakliyat, un, zeytin, ayçiçek, soya mısır yağları, kimyevi gübreler ve meyve suları) ithalinde Toprak Ürünleri Kurumu’na fatura üzerinden %3’lük bir katkı payı kesilmesine karar verilmiştir.

18.08.2016 tarihli H(K-I)695-2016  sayılı karara ve ekli liste için lütfen tıklayınız.

İlgilenen üyelerimize saygılarımızla duyurulur.

“Çarpık yapı sürsün diye, toplum batırılamaz”

KTTO Tarım Bakanı’nın Açıklamalarına Tepki Gösterdi

“Çarpık yapı sürsün diye, toplum batırılamaz” 

Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Tarım Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun Toprak Ürünleri Kurumu’nu kurtarmak bahanesiyle yeni vergi konulması konusundaki açıklamalarına tepki göstererek “TÜK batmasın, çarpık yapılar sürsün diye toplum batırılamaz” açıklamasında bulundu. 

Kurtarılmak istenen köhnemiş düzen

Oda açıklamasında küçülerek denetleyici bir rol oynaması planlanan Kurum için yeni vergiler konulmasının akla ve mantığa uymadığı, kurtarılmak istenenenin aslında köhnemiş düzen olduğu savunuldu.  “Yıllardır devam eden popülizm, partizanlık ve plansızlık yüzünden sürdürülemeyen bir ekonomik yapı içinde debelendiğimiz ısrarla unutturulmaya çalışılıyor” denilen açıklamada “kurtarmak istediğiniz kendi siyasi geleceğiniz mi, toplumun geleceği mi?” sorusu soruldu.

Açıklamada, “Kimin ne kadar tarım ve yem ürünü alacağına veya satacağına karar verme yetkisini elinden bırakmamak için halkın üzerinde TÜK kamburunu büyütenler, yıllardır oluşan zarar için hesap vereceklerine, aslında toplumun bir değeri kurtulsun diye fedakarlık gerekiyor algısını yaratarak, düzenin devamına çalışıyorlar” denildi. Oda açıklamasında “kurtarılması gereken TÜK kamburu değil; verimliliktir, ekonomik geleceğimizdir, adalettir” vurgusu yapıldı.

Eski politikada ısrar edenler görevi bıraksın

“Devletin yapması gereken başta tarım ürünleri olmak üzere ticaretin üzerindeki tekelci uygulamaları kaldıran, rekabetin önünü açan gerekli hukuki altyapıyı oluşturmaktır” denilen açıklamada, “Tarım Bakanı dün yaptığı açıklamalarla ekonomimizin ihtiyaç duyduğu modern ve sürdürülebilir tarım politikalarını hayata geçiremeyeceğini kanıtlamıştır. Eski politikada ısrar yerine görevi bırakması toplumun yararına olacaktır.

“Siyasi çıkar için halkın lokmasıyla oynuyorlar”

Kıbrıs Türk Ticaret Odası bir basın açıklamasıyla Toprak Ürünleri Kurumu’nun (TÜK) kurtarılması gerekçesiyle hükümetin 109 tarımsal ürünün ithaline %3’lük yeni vergi koymasını sert bir dille eleştirerek, verimsiz bir kurumun kurtarılması bahanesiyle ülkeyi pahalılaştıran hükümeti protesto etmeleri için tüketicilere çağrı yaptı.

Kötü siyasetin bedelini tüketiciye ödetmek istiyorlar

KTTO açıklamasında “hükümetin imzaladığı Yapısal Dönüşüm Programı’nda TÜK’ün tekelci yapıdan çıkarılıp piyasayı düzenleyici bir hale getirileceği net bir ifadeyle yazılmış olmasına rağmen, programın ruhuna tam ters bir şekilde kurtarılmaya çalışılmasını, üstelik de bunun bedelini tüketiciye ödettirme girişimi karşısında duygularımızı ifade edecek kelime bulamıyoruz” denildi. Açıklamada halkın boğazından kesilecek milyonlarca liranın, verimsizliğiyle Devlet’e ve ekonomiye külfet olan bir kuruma aktarılacağı dile getirilerek, 1974 sonrası kurulan yapıda iflas etmiş siyasi uygulamaların ısrarla sürdürülmek istenmesinin, hükümet politikalarının ülkenin önünü açmak yerine, her ne pahasına olursa olsun kurulu düzeni sürdürmek yönünde olduğu ifade edildi.

Tüketicilere çağrı: Hükümete tepkinizi yansıtın!

Mevcut haliyle köhnemiş siyasetin kalelerinden biri olan Toprak Ürünleri Kurumu’nun, her seçimde yeni atamalar yapmalarına fırsat veren, hantal ve tekelci bir yapı olduğu belirtilen açıklamada hükümetin bunu kaybetmemek için en temel gıda ihtiyaçları üzerinden özellikle dar ve orta gelirli vatandaşlarımızın lokmasıyla bile oynamayı göze aldığı ifade edildi. Açıklamada “pahalılık yaratan bir kurumu kurtarmak bahanesiyle daha fazla pahalılık yaratmak, ancak özrü kabahatinden büyük deyimiyle açıklanabilir” denildi. Yüzden fazla ürüne getirilen katkı payının katlanarak doğrudan tüketicinin mutfağına yansıyacağı ifade edilen Oda açıklamasında tüketicilere çağrı yapılarak “hükümete tepkinizi yansıtın” denildi.

Açıklamada, piyasayı pahalılaştırmakla hükümetin rekabet gücümüze darbe vuracağı ve kaçakçılığı artıracağının altı çizilerek, bu uygulamayla hane halkı bütçesine ve ekonomiye ciddi zarar verileceği ifade edildi. Bu uygulamanın zararlarının saymakla bitmeyeceği belirtilen açıklamada,  “bu karar sayesinde kazanım sağlayacak olanların Güney Kıbrıs’taki marketler, siyasette “gör beni göreyim seni” felsefesiyle siyaset yapanlar olacağını; kaybedecek olanların ise başta dar gelirliler olmak üzere bütünüyle Kıbrıs Türk halkı olacaktır” denildi.

Yapamıyorsanız, bırakın

Başta Tarım Bakanı olmak üzere ülke sorunlarını çözmek iddiasıyla hükümette olanların vatandaşı “gölge etme başka ihsan istemez” noktasına getirdiğinin ifade edildiği açıklamada, henüz kendi imzaları kurumadan verilen sözlerin tam tersini yapanların en hafif ifadeyle siyasi etikten uzak hareket ettiği belirtildi. KTTO açıklaması “bu görevi layıkıyla yerine getiremeyenler, görevlerini bıraksınlar ifadesiyle tamamlandı.

 

12 – 16 Ekim 2016 Bursa 14. Uluslararası Tarım, Tohumculuk Fidancılık ve Süt Endüstrisi Fuarı ve 12 – 15 Ekim 2016 Fuar Alım Heyeti Programı

Saygıdeğer Üyelerimiz,

 

T.C. Lefkoşa Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği’nden tarafımıza yönlendirilen yazıya göre aşağıda belirtilen fuar ve fuar alım heyeti programı düzenlenecektir.

Fuar Tarihi

12 – 16  Ekim 2016

Fuar Yeri

Tüyap Bursa Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi, Bursa

Fuar İsmi

BURTARIM 2016

Bursa 14. Uluslararası Tarım, Tohumculuk Fidancılık ve Süt Endüstrisi Fuarı

 

Fuar Kapsamı

  • Tarımsal Mekanizasyon ve Teknolojileri
  • Sera Teknolojileri
  • Su ve Sulama Teknolojileri
  • Gübreler, Zirai İlaçlar
  • Tohum, Fide, Fidan ve Bahçecilik, Çiçekçilik ve İlgili Teknolojiler
  • Ekolojik Tarım
  • Çiftçilik ve Tarıma Yönelik Diğer Ekipman ve Hizmetler
  • Agro Bilişim
  • Süt Endüstrisi
  • Canlı Hayvan Yetiştiriciliği
  • Hayvansal Üretim Makineleri
  • Hayvan Sağlığı ve Veterinerlik Hizmetleri
  • İlaçları ve Ekipmanları
  • Mekanizasyon
  • Sektörel Yayınlar
  • Kamu Kurum ve Kuruluşları
  • Diğer

 

Fuar Alım Heyeti Programı

12 – 15 Ekim  2016

Program için lütfen tıklayınız.

Başvuru formu (1) için tıklayınız…

Başvuru formu (2) için tıklayınız…

Alım Heyeti’ne katılmak isteyen firmaların müracaatlarını T.C. Lefkoşa Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği’ne en geç 23 Eylül 2016 tarihine kadar yapmaları gerekmektedir.

Detaylı Bilgi İçin

www.burtarim.com

İlgilenen üyelerimize duyurulur.

 

Toros, İddiaları Yanıtsız Bırakmadı!

Bugün saat 15:30’da KTTO Konferans Salonu’nda Başkan Fikri Toros tarafından gerçekleştirilen konuşma metni aşağıdaki gibidir;

BASIN AÇIKLAMASI

Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nın Avrupa Birliği ile uyumlaşma ve Kıbrıs Rum halkı ile diyalog zeminini geliştirme çerçevesinde çeşitli etkinlikler organize edip,bu amaçla düzenlenmekte olan etkinliklerde yer aldığı tüm kamuoyunun malumudur. Odamız tüm bu çalışmaları tarihsel sorumluluğu içerisinde sürdürmekte olup Kıbrıs Türk Halkının uluslararası toplumla temaslarını geliştirmesine ve temsil ettiği iş dünyasının haklarının korunmasına yönelik kullanmaktadır.

Odamızın liderliğinde, Güney’den Kıbrıs Ticaret ve Sanayi Odası’nın da katılımı ile yürütülmekte olan ” Leading By Example ” projesi bu etkinliklerden sadece biridir. Bu projeden önce de, yine iki toplumlu “Interdependence” Projesi  bir önceki oda yönetimi tarafından yürütülmüş ve başarı ile tamamlanmıştır. Bu çerçevede Odamızın AB ve diğer paydaşlarla gerçekleştirdiği projeler şeffaflık ve hesap verebilirlik temelinde hazırlanarak hayata geçirilmektedir.

Halen sürdürülmekte olan “Leading by Example” projesi, AB Mali Yardım Tüzüğü’nün amaçları arasında olan güven artırıcı önlemlerin ve uzlaşmanın teşvik edilmesi ve sivil toplumun desteklenmesi kapsamında değerlendirilmiş bir projedir. Proje, “Civil Society in Action IV” hibe programı altında Avrupa Komisyonu tarafından uygun görülerek onaylanmıştır. Projenin başlangıç tarihi 4 Temmuz 2014; bitiş tarihi ise 4 Temmuz 2016 olarak belirlenmiştir. Proje kapsamında öngörülen etkinlikler tamamlanamamış olduğundan projeye bir yıllık bir uzatma verilmesi için başvuruda bulunulmuş olup, uzatma süresinin onaylanması beklenmektedir. Projenin toplam bütçesi ise 253 bin 435.64 Euro’dur. Avrupa Komisyonu tarafından ayrılan bu kaynağın henüz 129,709 Euro’su proje lideri konumunda olan Odamıza aktarılmıştır.

Proje kapsamındaki etkinlikler Kuzey Kıbrıs’taki AB Destek Ofisinde (EUPSO)  ilgili “Task Manager”lerin, yani görev yöneticilerinin ve ilgili tüm AB kurumlarının kontrolünde ve denetiminde yürütülmektedir.

“Leading By Example” projesi, Kıbrıs’ta iş camiaları da dahil olmak üzere sivil toplumların diyalog, güven, işbirliği ve yakınlaşmasına katı koymayı; ve Kıbrıs’taki sivil toplumun siyasi düzeyde karar alma süreçlerindeki katılımını artırmayı amaçlamaktadır.

 

Bu amaç çerçevesinde aşağıda belirtilen eylemler hayata geçirilmektedir:

  • Toplumlararası staj programı: Bu program başarıyla tamamlanmıştır.
  • İki liderin bir araya getirilmesi: İş liderleri ve siyasileri çözüm sonrası Kıbrıs ekonomisi hakkında sürece dahil etmek başlığı kapsamında 8 Temmuz 2015 tarihinde ara bölgede Liderler Buluşması etkinliği yapılmıştır. KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Mustafa Akıncı ile Kıbrıs Rum lideri Sayın Anastasiadis ara bölgede bir araya getirilerek iş insanlarının oluşturduğu bir topluluğa hitap etmiş, çözüm süreci ve sonrasındaki ekonomik vizyonlarını anlatmışlardır.
  • Park for Cooperation ( İşbirliği Parkı ): Ara bölgede iki taraftan üreticilerin katılacağı bir alış-veriş ortamı olarak düşünülmektedir. Çalışmalar devam etmektedir.
  • “Nicosia Ring Tour” fizibilite çalışması: Lefkoşa’nın iki bölgesi arasında oluşturulacak bir şehir turunun yatırıma uygun olup olmadığının saptanması ile ilgili çalışmalar gündemden kalktığından farklı proje aktiviteleri üzerinde çalışılmaktadır.
  • İş İnsanları Ziyaretleri: İki toplumlu iş ziyaretleri yerel paydaşlar ile farklı zeminlerde hâlihazırda gerçekleşmekte olduğundan, bu kapsamda farklı proje aktiviteleri üzerinde çalışılmaktadır.
  • Sektörel İş Toplantıları: İki toplumlu sektörel toplantılar için hazırlıklar devam etmektedir.
  • Atölye çalışmaları: Proje ekibi eğitimleri, ayrıca arabuluculuk Ve yaratıcı sektör alanlarında atölye çalışmaları gerçekleşmiştir.

 

Genç girişimcilere yönelik paneller düzenlenmesi : Çalışmalar devam etmektedir.

Bölünmüş Başkentin Hayalet Havaalanı konulu belgesel gösterimi proje kapsamındaki film ve kitap tanıtımı çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Bu etkinlikler de dahil olmak üzere düzenlenen eğitim ve atölye çalışmaları ile ilgili etkinliklerin tümü ara bölgede gerçekleşmiş olup istisnasız olarak hepsi  KKTC vatandaşlarının katılımına açık olarak yapılmıştır . Park for Cooperation projesi de ara bölgede iki toplumdan katılımcılara açık olarak gerçekleştirilecektir. Tüm bu etkinliklerin çağrı ve duyuruları halka açık yapılmıştır.

Staj programına katılım tüm KKTC vatandaşlarına açık tutulmuş ancak Güney Kıbrıs’ta yapılacak çalışmalara katılacak kişilerin Güney Kıbrıs’a geçiş koşulları, proje koşullarından ayrı olarak adadaki mevcut durumdan etkilenmiştir. Güney Kıbrıs’tan gelerek Kuzey Kıbrıs’ta staj yapmak için başvuran kişiler ise odamız tarafından proje kapsamında belirlenen işyerlerinde stajlarını yapmışlardır.

 

 

 

Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Türk halkının ve üyelerinin hak ve çıkarlarını korumak amacıyla çeşitli projeler yürütmekte ve bu amaçla erişilebilir olan kaynaklardan yararlanmaktadır. Bu kapsamda Türkiye Cumhuriyeti, USAID ve Avrupa Birliği programları izlenmekte ve değerlendirilmektedir. Bu süreçte örgütümüze katkıda bulunan devlet ve kuruluşlara bir kez daha teşekkür ederim.

Halkımızın olumlu gelişmeleri sağlıklı değerlendirmesine engel olmak ve toplumu kamplaşma ve cepheleşmeye sürüklemek amacıyla Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nı veya kendim de dahil herhangi bir yetkilisini gerçek dışı yayınlarla karalama girişimlerine karşı durmak da bu çalışmaların önemli bir unsuru olarak görülmektedir.

Bir dönüşüm arifesinde bulunan halkımızın, farklı görüşlerin ortak paydada birleşmesine ihtiyacı vardır. Farklı görüşlerimiz vardır ve herzaman olacaktır. Önemli olan bunları gerçekci bir şekilde değerlendirmek ve farklı görüşlerin politik parçalanmaya neden olmaksızın demokratik süreçler içinde ele alınmasını sağlamaktır.

 

 

KTTO’dan, Naimoğulları’nın suçlamalarına cevap!

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları’nın katıldığı bir televizyon programında, “ithalat politikası, beş tane ithalatçının egemenliğine bırakılmıştır. O ithalatçılardan siyasiler, dönem dönem, siyasi ve maddi anlamda nemalanmaktadır” dediği basına yansımıştır.

Naimoğulları’nın bu ithamı, sayıları beşleri veya onları değil, binleri bulan ithalatçı iş insanlarımızı olduğu kadar, ithalat süreçlerine ön izin veya izin vererek katılan gelmiş geçmiş siyasilerimizi de kapsamaktadır. Sorunları düşmanlık ve karalama yöntemleri ile televizyon ekranlarına taşımak; böylece kamuoyu üzerinde baskı oluşturarak gerçekçi çözümler üretilmesini engellemek amacı taşıyan bu yöntem, elbette itibar görmeyecektir. Ne var ki, Naimoğulları’nın bu ithamını böylece geçiştirmek de doğru değildir. Kıbrıs Türk Ticaret Odası, bu ithamını geri çekip özür dilemediği sürece, Mustafa Naimoğulları’nı hiçbir platformda muhatap olarak kabul etmeyecek; hiçbir açıklamasına olumlu veya olumsuz olarak yanıt vermeyecektir. Odamız, uğradıkları bu saldırı ile “rüşvetçi” suçlaması ile karşı karşıya kalmış olan siyasilerimizi de benzer bir tutum içinde görmek arzusundadır.

Kıbrıs Türk ekonomisinin sorunları, elbette bu tür yöntemler ile ele alınacak değildir. Belirtmek isteriz ki bu tür saldırılar akılcı ve gerçekçi tartışmaları engelleyemeyecektir.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.